Birçok insan marketten aldığı tavuk etinin ve yumurtalarının sofraya gelene kadar çiftliklerde tavukların çektiği eziyete şahid olsa bir daha tavuk eti ve yumurtasını yemez.. Çünkü o tavuklar küçücük kafeslerde tıkış tıkış yaşıyorlar. Tavuklar kıpırdamıyor bile güneş görmüyor, gezmiyor, toprağa basmıyor, doğal hiçbir şey yemiyor suni yemle besleniyor. Mama şirketlerine aldanıp sokakların keçi sürüsü gibi kedi köpek dolmasına sebeb olanlar, mevzu tavuk olunca hiç sesleri çıkmıyor!.. Hani nerede hayvan hakları?
Şehir hayatının yumurta ve tavuk eti ihtiyacını sağlamak için tavukları kafeslere tıkıp eziyet ediyorlar ama eğer kuş gribi yalanını uydurup köylünün tavuğunu hindisini ördeğini yok etmeselerdi köylu, milletin yumurta ihtiyacını fazlasıyla sağlayabilirdi.. Hastalıklar neden çoğaldı tavuk mutlu değilki enerjisini yumurtaya versin börtu böcek yiyecek yeşillikte yayılacak akşama kadar küllenecekki mutlu olsun, bakın ondan sonra yumurtasındaki kaliteye.. milleti alıştırmak için başta tavuk eti ve yumurtasını çok ucuza sattılar. Millette hücum etti, rahata alıştı, hatta bağımlı hale geldi ve şimdi nasıl olsa millet mecbur, istedikleri gibi zam yapabiliyorlar.. Zor olsa da çiftliklerde ,yetiştirilen, beslenilen tavuk eti ve yumurtasını fazla tüketmeyelim.. imkan varsa onun yerine köy tavuğu ve yumurtasını tüketelim..
Unutmayalım.. eziyet çeken tavuk etini ve yumurtasını alırsak, bizde o eziyete ortak olmuş oluyoruz!.. hatta eziyete ortak olmakla kalmayıp aynı zamanda sağlıksızda beslenmiş oluyoruz.. Arz talep meselesi, biz almazsak o firmalar hastalık yayan tavukları ve yumurtalarını satamazlar, imkan varsa köy tavuğu alın, haftada bir gün hormonlu tavuk yiyeceğinize, ayda bir gün sağlıklı köy tavuğu yiyin.
Daha önce tavuk şirketinde çalışan birinin şahid olduğu rezaleti aynen aktarıyorum.. "Tavuk şirketinde senelerce çalıştım, çalışmadan önce bilmiyordum, tavuğu bir but’unu haşlayıp tuza banıp yerdim, işe başladım ve öğrendim, tavuktan tiksindim. Tavuğu kesmeden elektrikli suda şokluyorlar, bıçak kesince son damlaya kadar kanını bir havuza akıtıyorlar, o kanı kurutup İçerisine soya fasülyesi katarak soya unu yapıyorlar, bu unu tavuklara yem olarak veriyorlar. Ayrıca tavuğun , kafası, ayakları, iç organları da soya unu ve kimyasallar,desteğiyle, mısır, arpa ve kan ,makinalardan geçirilerek yem haline geliyor, o yemi yumurtadan çıkan yavru civcivler 40 gün yediriyorlar, hormonlu civcivler yumurtadan kesime kadar arada en fazla 45 gün geçiyor. Yani sizler tavuk yemiyorsunuz, iri civciv yiyorsunuz, hormonlu oldukları için 6 aylık tavuk gibi oluyorlar.
ilk defa duyacaksınız şimdi, o tavuklar ilk kesilince çok ağır kokuyor ve renkleri sizin gördüğünüz gibi değil, o nedenle temiz ve kokusu olmasın diye klorlu suda saatlerce yıkanıyor, kesimden sonra tüylu olarak haşlama kazanına alındıkların da amonyak kullanılarak pis kokunun yok edilmektedir. Tavuğu sıcak suda haşlayınca tencerenizde beyaz bir köpük oluşur ,bu suyu kesinlikle kullanmayınız. Kaynatınca dikkat edin kemik eklem yerleri siyahtır, et kemikten hemen ayrılır, biraz fazla kaynatın o tavuğun etleri suda erir. Bu tavukları büyüklerin yanında küçük çocuklar da maalesef yemektedirler. Çocuklarda erken yaşta büluğa ermelere de sebebiyet vermektedir. Kullanılan kimyasllar nedeni ile kanser vakalarının artışıda görülmektedir. Halkımızın ucuz et yemek maksadı ile tavuklara talebi artmaktadır.
Son olarak dikkatinizi çekmek istiyorum.. Bakınız Allah Kuran'da yiyeceklerden bahsederken "helal" kelimesinin yanında hoş, temiz, güzel, ve iyi manalarına gelen "Tayyib" kelimesinide kullanıyor.
"Ey insanlar! Yeryüzündeki şeylerin helâl ve Tayyib (temiz, güzel, hoş ve iyi) olanlarından yiyin! Şeytanın izinden yürümeyin. Çünkü o sizin için apaçık bir düşmandır."(Bakara suresi 168)
"...Ve güzellikleri (temiz şeyleri, iyilikleri) kötülüklerle (pisliklerle) değiştirmeyin..."(Nisa suresi 2)
Türkiyenin geleceğini garanti altına almak için tarım ve hayvancılık desteklenmeli. Dünya savaşlar ve krizler dönemine girdi. Ukraynadaki savaş Balkanlar ve Kafkaslara sıçrayabilir. Su ve Gıda daha değerli hale gelecek. Bu sezon bütün tarlalar ekilmeli Tarım Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, TMO, TİGEM, TAGEM alım garantisi vermeli. Çiftçilere mazot desteği ve faizsiz kredi desteği verilmeli. Yörüklere mera ve otlaklar için kolaylık sağlanmalı, hayvancılık desteklenmelı. Bu destekler faizsiz olmalı. Faizli olursa hiçbir hayrı ve bereketi olmuyor.Aslında günümüzdefaizin girmediği yer kalmadı ,hiç olmazsa bu hayvanlarıda faizle alınmış yemlerle beslemeyelim.
Sağlıklı ve helal gıdalarla beslenin..Kalın sağlıcakla diyorum.
|