Değerli okuyucularım; Bizleri bu yılda mutluluk içerisinde Kurban bayramına eriştiren Rabbime Hamdu Senalar olsun. Resulullah Hz. Muhammed (s.a.v.) tarafından başlatılan ve 624 yılından bu yana kesintisiz devam eden kurban bayramının hepimize hayır ve bereketler getirsin inşallah. Kurban: Rabbimize yakın olmaya, sevgisini ve rızasını kazanmaya, verilen nimetlere şükretmeye vesile bir ibadettir. Kurban, İslam’ın şiarı, Allah yolunda her türlü fedakârlığın ve bağlılığın sembolüdür. Kurban, Allah’ın rızasını kazanmak ve ibadet maksadıyla belli vakitte, belirli cinsten büyük baş hayvanları usulünce kesmektir. Belli vakit, zilhiccenin 10. günü bayram namazı kılındıktan sonra kurban kesimleri başlar.Topluluğumuzda baazı kişilerin kurban kesmekten imtina ettiklerini görsekte aslında ,bu düşüncenin mezhepler arasındaki düşünceden meydana geldiğini unutmayalım. Kesimin başlama ve bitim süresi Hanefî mezhebine göre bayramın 1. Günü başlar, 3. günü akşamına kadar devam eder. Kurban edilecek hayvanlar, koyun, keçi, sığır, manda ve devedir. Kurban edilecek hayvanın, kurban olmaya mani kusurlardan uzak ve gerekli şartları taşıması gerekmektedir.
Hanefi mezhebine göre kurbanın hükmü vacip, Şafi, Hanbelî ve Maliki mezheplerine göre ise sünnet-i müekkede dir. Hz. Peygamber (s.a.s.) hicretin II. (624) yılında kurban ibadetinin meşru kılınmasından itibaren vefatına kadar her yıl kurban kesmiştir. (Buhari, Hac, 117) Müslümanlar da o günden bugüne bu ibadeti yapmaya devam edegelmişlerdir. Allah (c.c.) “… Allah’ın kendilerine rızık olarak verdiği (kurbanlık) hayvanlar üzerine belli günlerde (onları kurban ederken) Allah’ın adını ansınlar. Artık onlardan siz de yiyin, yoksula fakire de yedirin.” (Hac, 22/28) buyurmuştur. “Kim imkânı olduğu hâlde kurban kesmezse bizim mescidimize yaklaşmasın.” (İbn Mâce, Edahî, 2) Hadisi şerifi ise kurban ibadetinin ne kadar önemli olduğuna işaret etmektedir. Bir diğer hadisi şerifte de Allah Rasulü (s.a.s.) “Bugün ilk işimiz, (bayram) namazı kılmak, sonra dönüp kurban kesmektir. Böyle yapanlar sünnetime uygun davranmış olur.” (Buhari, Ideyn, 3) buyurmuştur.
Hadis-i şeriflerden anlıyoruz ki, imkânı olan ve gerekli şartları taşıyan kadın ve erkek her müslümanın, Kurban bayramı sabahı, bayram namazından sonra yapılacak en önemli ve en faziletli işi kurban kesmektir. Akıllı, ergen, dinen zengin sayılacak kadar mal varlığına sahip (80.18 gr altın veya değeri) ve mukim olan her Müslüman kurban kesmekle yükümlüdür. Kurban uygun koşullarda ,ev halkının vede çocukların görebileceği şekilde (ibadet şekli öğretilmeli ve çocuklar sakındırılmamalı) yapılmalıdır. Kurban parasını bağış yaparak kurban kesmekten zahmetten-imtina etmek,bayramda seyahet guruplarına katılarak, dostları ile bayramlaşmaktan kaçınmak inaç sahibi kişilere yakışmayan bir harakettir.
Kurban kesilerek eda edilir. Kurbanın yerine parası verilmek suretiyle eda edilmez. Hayatın her alanında merhameti şiar edinen Allah Rasulü, (s.a.s) kurbanını bizzat kendisi kesmiştir. Veda haccında kurbanlık olarak hazırladığı 100 devenin 63’nü ömrünün her yılına bir deve hesabıyla bizzat kendisi kurban olarak kesti. Diğer develeri ise Hz. Ali kesti. Kurbandan bir parça alıp, gerisini Müslümanlara dağıttı. Şayet kurban kesmemek merhamet ve şefkat olsaydı, Allah Resulü kesmez, Allah-u Teâlâ’da emretmezdi.
Kurban samimiyet, teslimiyet, imtihan ve fedakârlıktır. Kurban, Allah’ın emrine teslim, Rasulünün uygulamasına tabi olmaktır. Kurban ibadetinde derin bir kulluk bilinci vardır. Kesilen hayvanın ne eti ne de kanı Allah’a ulaşmazken, kurbanla müminin olgunlaşması, Rabbine yaklaşması, muttakilerden olması amaçlanmaktadır. Kurban hem fert hem de toplum yararı olan bir ibadettir. Kurban, paylaşmak, mümin kardeşi ile yakınlaşmaktır. Bugün hem ülkemizde hem de dünya üzerinde milyonlarca yoksul insan var. Onları sevindirmek, onlara kardeş olduğumuzu hissettirmemiz için bir fırsattır bu kurban.
Değerli dostlar:İslam da bayramların bir diğer yönü de eş dost ve akrabalarla olan sevgi bağlarımızın yeniden tazelenmesi ve güçlenmesine vesile olmasıdır. Büyüklerimizi, dost ve akrabalarımızı ziyaret etmek, öncelikle üzerimize düşen görevlerdendir. Her zaman ziyaret edemediğimiz dostlarımızı ziyaret etmek ,karşılıklı sağlık ve inaç sorunlarımızı gözden geçirmek, küçüklerimizin her konuda davranış ve inaçlarını tazelettirmekte görevlerimiz arasındadır. Çevremizde bulunan fakir ve inaçlı komşularmızı ziyaret etmek ,imkan nisbetinde kestiğimiz hayvanın etinden onlara ikramda bulunmakta örnek müslümanların başlıca görevlerindendir. Bayramımızın huzurlu ve Allah rızasına uygun geçmesini Rabbimiz keseceğimiz kurbanlarımızı kabul eylesin ve rızasını kazanmaya vesile eylemesini,dilekler hepinizin bayramını tebrik ederim. Kalın sağlıcakla… Selahaddin ALIÇ 30.07.2020
|