SERTİFİKA MÜRACAATI EĞİTİM AKADEMİSİ MERAK ETTİKLERİNİZ
KURUMSAL

BELGELENDİRME
 
KURULLARIMIZ
 
İSTATİSTİKLER
Aktif Ziyaretçi 3 Kişi

Bugün 251 Kişi

Toplam Ziyaret 1.210.440  Kişi
 

"Okuyup Öğrenmek , Cehalet akıntısına karşı kürek çekmektir." S.ALIÇ

  KÜLTÜR KÖŞESİ MAKALELERİ 
   
Yazar Ünvanı Aile Danışmanı
Yazar Asiye TÜRKAN
 
 
 
Makale Tarihi :  1.06.2022
Vicdanın Sesi Kesilmezse Aklın Sesi Duyulur !

İlim anlamayı, anlamak da inanmayı, inanmak tanımayı, tanımak da güveni oluşturur. Güven sevgiyi, sevgi sorumluluğu, sorumluluk farkındalığı, farkındalık kurallara uymayı gerekli kılar. Kurallar doğru hareketi, doğru hareket etmek de bizde mutluluk, iç huzur olarak yerini bulur.

Hayatı kalbimizle yaşamaya başladığımız, dilimize şefkati, aklımıza da sevgiyi koyduğumuz zaman ömrümüz bolluk içinde işlerimiz bereket halinde olur. Söylediğimiz bütün sözler, yaptığımızı bütün işler katlanarak daha bu dünyadayken bile önümüze düşer.

 

Sevginin yüce dağları deldirtip sevdiğine eritiştiği dillere destan olurken, zalimin zulmünün hiç yanına kâr kaldığı görülmüş müdür?

İçine hırs bulaşmış söylemler bütün güzelliklerden mahrum kalmaya sebeptir. Bu şekilde önceden söylenen bütün negetif söylemler, sinirlendiğimizde düşüncesizce dahi söylemiş olsak kontratlarımız olarak karşımızdadır.

Çok istememize, gayret etmemize rağmen elde edemediklerimiz acaba bundan dolayı mıdır?

Söylenen bütün söylemlerin varlık aleminde karşılığı olduğu bilimsel araştırmaların konusudur. Söylenen bütün söylemlerin, yazılan yazılar gibi kaybolmadığı havada baloncuklar gibi asılı olduğudur. Hal böyle olunca söylenen bütün söylemler mercek altına alınmalıdır. Bizler sadece dikkat içine aldıklarımızı unutmayız.

Eminlik cümlesi ile söylediğimiz her söylem hayatımızda eylem olarak karşımıza düşer. Allah Resulü  “sakın kınamayın, kınadığınız başınıza gelmedikçe ölmezssiniz” demiştir.

“Asla yapmam, asla vermem, asla gelmem” gibi eminlik ifadesi ile söylenen bütün söylemler gibi elimizin ayaklarımızın gözlerimizin şahitliği içinde olan bütün yaşanmışlıklar bizden kaçan enerji misali gibidir. Ve muhakkak hem bu dünyada hem de ölüm akabinde karşımıza çıkacağı herbirimizin malumudur.

Herbirimiz yazsak da yazmasak da aslında bir yazarız. Zira Rahman ve Rahim olan İsra suresinin 14. ayetinde “İşte kitabını oku! Bugün hesaba çekici olarak senin nefsin sana yeter” diye buyurmuştur.

O halde her söylem aklımıza yüklediğimiz program gibidir. Söylemler niyetlere, niyetler de güzel bakmaya, güzel bakma da ilme dayanmalıdır. Hayatı anlamlı  kılanAn’ı anlamlı olarak yaşamaktır. Anlam ise herbirimize göre değişen bir olgudur.  Ömer bin Abdulaziz“ Kim ilmi olmadan Allah’a kulluk etmek isterse ifsad ettiği ıslah edeceğinden fazla olur” demekle ilmin merkezini bize sunmaktadır.

İç dünyamızla çatıştığımız müddetçe içten huzurlu olamayız. Bazen geçici mutluluğu huzur sanır, içimizden gelen sesi devamlı bastırabiliriz. Duymamak, görmemek, haklı çıkmak için bir çok sebepler de bulabiliriz.

Hiçbirimiz yalanı, hırsızlığı, adam öldürmeyi, dedikoduyu, iftirayı, zinayı, terörü, şiddeti doğru sayıp güzel görmeyiz. Bunun yanında yerlerin ve göklerin  yaratıcısının Allah olduğunu asla inkar etmez.

Allah tasavvurumuz yanlış olursa inancımızın üstünü örtmeye çalışırız. Herkesten ve her şeyden kaçar, herkesi aldatabiliriz. Lakin asla kendimizden kaçıp kendisimizi aldatamayız.

İç huzurumuzun olması yaratılışımızla bütünleşmekle olur. Bedenimize yüklenen ruh ile insan oluruz. Ruhu, bilgisayara yüklenen yazılım programı olarak düşünülürsek daha iyi anlarız.

Yazılımı yüklenmemiş bilgisayar kullanılamıyorsa, bizler de yazılım programımıza göre hareket etmezsek ve kurallara uymazsak mutlu olamayız mutlu da edemeyiz. 

Kullanılan bilgisayarın bile her an virüs bulaşması ihtimali vardır. Güncellenmesi yapılmayan telefonlarımız kapanırken, bedenlerimizin kapanmayacağını mı sanırız?

Yalan yanlış bilgilere anında ulaştığımız günümüzde virüs kapma ihtimalimiz çok yüksektir. Her zaman güncelleme yapılmalıyız. Bu güncelleme de, içinde şüphe olmayan vahiyle olmalıdır.

Bizi biz yapan ruhumuz, aklımız, şuurumuz, irademizdir.

Akıl; bilgi edinmeye yarayan bir güçtür. Bu güç ile bilgi elde eder ve uygulamaya geçeriz.

Şuur; görünen ve bilinen manasındadır. Görünen, bilinen ve her şeyin yaratanı olan  güce karşı durabilir miyiz?

Zan etmek çoğunlukla aldatıcıdır. Geçici nimetlere kanmakla ve geleceği ötelemekle en büyük aldanma içine girebiliriz.

Borçluların borçlarını ödeyip mükafatını göreceği günün olmayacağını idrak etmezsek iyilik yapacağımızı mı sanarız?

Vicdanımıza kulak verilmeliyiz.

Vicdan; iyiyi kötüden ayırabilen, kötülük yaptığımız zaman üzülen, iyilik yaptığımız zaman sevinen iç benimizdir. Aslında bilginin de kaynağıdır.

Vicdanımız “evet” derse akıl onu yalan saymaz. Vicdanımız aklın daima bir adım önündedir. Vicdanımızın “olur” demediğine aklımızın “olur” demesi, aklımızın virüs kaptığının açık delilidir. Vicdanımızın sesi kesilmezse aklımızın sesi de muhakkak duyulacaktır.

Hasılı kelam: ““De ki "Bu doğrular Rabbinizdendir. İmanı tercih eden inanıp güvensin, görmezlikten gelmeyi tercih eden de kâfir olsun…”(Kehf:29)

 

First Page Next Page 1 Previous Page Last Page Sayfa 1 / 1 -- Listelenen Sayfa Sayısı 1
 Prof.Dr.İlahiyatçı
 Hayreddin KARAMAN
 Din, kültür, medeniyet sapkınları boş durm ...
............................................
 Araştırmacı-Yazar
 Hüseyin BÜLBÜL
 Dinde Peygamberin Örnekliği ...
............................................
 Araştırmacı-Yazar
 Harun GÖRMÜŞ
 Bilim ve Din Çatışır Mı? ...
............................................
 Araştırmacı-Yazar
 Haydar ÖZTÜRK
 Taklit ve Atalar Kültür ...
............................................
 Araştırmacı-Yazar
 OSMAN COŞKUN
 Gazze Halkına Gazel Okuyan Müslüman Coğraf ...
............................................
 Araştırmacı-Yazar
 Muhammed CELİL
 Sözün Bittiği Yer Gazze ...
............................................
 Üni. Öğretim Üyesi
 Dr.Cahit KARAALP
 Davet Yolunda Dikkat Edilecek Hususlar ...
............................................
 Araştırmacı-Yazar
 Abdülaziz KIRANŞAL
 Ramazan ve takva etkisi ...
............................................
 Aile Danışmanı
 Asiye TÜRKAN
 Zulümden yorgun düşen bizler! ...
............................................
 Yönetim Kurulu Başk.
 Selahaddin ALIÇ
 Ramazan ve Duyarlı Müslüman.. ...
............................................
 

Enerji içeceklerinin fazla tüketimi çocuklar için tehlike kaynağı
26.02.2022

Bilim insanlarından "kahve" araştırması: Ömrü uzatıyor
25.02.2022

Nadir görülen genetik bir hastalık: Progeria
23.02.2022

Ölüm anında insan beyninde neler oluyor?
23.02.2022

Antibiyotikler Tedavi Özelliğini Kaybediyor
22.02.2022

Gereksiz Aspirin Mide ve Beyin Kanamsı Nedeni
20.02.2022

Her 100 Kişiden Birinde Çölyak var.
20.02.2022

Çocukları Bekleyen Büyük Tehlike.
19.02.2022

Cilt Kreminde Civa Çıktı.
18.02.2022

Skandal ! Hamburgerde İnsan ve Fare DNA'sı bulundu.
15.02.2022

Tüm Haberler
Mail adresinizi ekleyin yeni faaliyetlerimizden anında haberdar olun.
  Kuruluş 2010 : Selahaddin ALIÇ Copyright © 2010-2021 Hedem Helal Denetim ve Sertifikalandırma Merkezi
Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu, kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir. İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.