SERTİFİKA MÜRACAATI EĞİTİM AKADEMİSİ MERAK ETTİKLERİNİZ
KURUMSAL

BELGELENDİRME
 
KURULLARIMIZ
 
İSTATİSTİKLER
Aktif Ziyaretçi 5 Kişi

Bugün 251 Kişi

Toplam Ziyaret 1.210.440  Kişi
 

"Okuyup Öğrenmek , Cehalet akıntısına karşı kürek çekmektir." S.ALIÇ

  KÜLTÜR KÖŞESİ MAKALELERİ 
   
Yazar Ünvanı Yönetim Kurulu Başk.
Yazar Selahaddin ALIÇ
 
 
 
Makale Tarihi :  1.09.2025
Suyun Sağlığımıza Etkisi
Her insan, yaşamını sürdürmek için içilebilir kalitede suya ihtiyaç duyar. Ancak insanlar suyun kalitesini değerlendirirken kokusuz, berrak ve yumuşak olması gibi bazı parametreleri dikkate alırken suyun taşıyabileceği organik ve inorganik birçok kirleticiyi göz ardı edebilmektedir. 
Şişe ve damacanalarda satılan sular temiz su tüketme kaygısı taşıyan insanların artan tercihi olmuştur. Bu sular memba suları olabildiği gibi arıtılmış sular da olabilmektedir.
 
Damacana sular, çeşitli sağlık riskleri taşımaktadır. Dolum işlemi sırasında mikrobiyolojik emniyetin tam olarak sağlanamaması suda hastalık yapıcı bakterilerin artmasına neden olmaktadır. Damacanalar tüketiciye ulaşana dek güneş altında uzun süreler bekleyebilmektedir.
 
Bu durum, bakteriyolojik büyüme için uygun şartlar yaratırken aynı zamanda damacanaların içerdiği kimyasalların su ortamına geçişine de sebep olmaktadır. Yıpranmış damacanalar içerdikleri kimyasalları su ortamına daha kolay bırakabilmektedir. Bu nedenle su satışı yapan firmaların, damacanaları belli periyotlarla yenilemesi gerekir.
 
Bu konuda tüketicinin bilinçli tercihler yapması ve yasal kontrol mekanizmalarının işletilmesi, üreticilerin gerekli titizliği göstermelerini sağlayacaktır. İnsan bedeninin yaklaşık yüzde 70’i sudur ve suyun yeterli miktarda tüketilmemesi fiziksel güç kaybından böbrek yetmezliğine kadar birçok rahatsızlığa sebep olabilir. Suyun içilebilir kalitede olması için tüm kirletici parametreler bakımından değerlendirilmesi ve gerekli arıtım işlemine tabi tutulması insan yaşamı için kritik öneme sahiptir.
 
Su kaynaklarının yetersiz olması, kentleşme ve endüstrileşmeye bağlı olarak var olan kaynakların daha az kullanılabilir hale gelmesi, son yıllarda pek çok ülkenin önemli problemlerinden biri haline gelmiştir. Giderek daha çok tüketen insanoğlunun ihtiyaçlarını karşılamak üzere sanayi üretiminin yoğunlaşması ve çeşitlenmesi, kirletici yükü artmış atık su deşarjlarıyla sonuçlanmıştır. Yeterli derecede arıtılmamış suların içme, pişirme, gıda hazırlama ya da diğer evsel amaçlar için kullanımı insan sağlığı için bir tehdit oluşturmaktadır.
 
Benzer şekilde, artan gıda ihtiyacını karşılamak üzere zirai faaliyetler yoğunlaşmış ve azalan tarım alanlarından optimum verimin alınabilmesi için pestisit, hormon ve gübre kullanımı yaygınlaşmıştır. Tarımsal verimi arttırmak amacıyla kullanılan bu kimyasallar, gıda kaynaklı olarak tüketiciye ulaşabildiği gibi su kaynaklarına karışarak su kirliliğine de sebep olmaktadır.
Suyun insani tüketim amaçlı kullanılabilmesi için içerisin de kimyasal  maddeler  içermemesi gerekir. Bir su kaynağında bakterilerin varlığı suyun atık su veya hayvan atıkları ile kirlenmiş olduğunun bir göstergesidir.
 
Bu bakterilerin hepsi insanlarda bağırsak enfeksiyonları, dizanteri, hepatit, tifo, kolera ve diğer çeşitli hastalıklara neden olabilmektedir. Klorlama, suyun mikrobiyolojik emniyetinin sağlanabilmesi için ülkemizde en yaygın olarak kullanılan dezenfeksiyon yöntemidir. Ancak içme suyu kaynağı olarak kullanılan yüzeysel sular yüksek miktarlarda doğal organikler içermektedir. Su kirliliği, çeşitli organik ve inorganik kirleticileri taşıyan evsel ve endüstriyel atık suların yeterli derecede arıtılmadan su havzalarına deşarjı, zirai faaliyetler sırasında aşırı derecede kullanılan gübreler, pestisitler ve atmosferik kirleticileri taşıyan yağış sularının su ortamlarına karışması gibi etkilerle ortaya çıkmaktadır.
 
Su kirliliğine sebep olan maddeler deşarj edildikleri noktadan kilometrelerce uzakta tespit edilebilmektedirler. Suyu bir hastalık kaynağı haline getiren bu kirleticiler, sadece atık sularda değil tüm yüzeysel ve yer altı su kaynaklarında tespit edilebilmektedir. Su kirliliğine sebep olan inorganik maddelerden ağır metaller çevreye çeşitli kaynaklardan girebilmektedir. Birçok ağır metal toprak ve kayalar gibi doğal kaynaklardan kimyasal döngüye girerken aynı zamanda katı atık sızıntı suları, arıtma çamurlarının depolanması, atmosferik kaynaklar ve metal endüstrisi deşarjları gibi kaynaklardan da su havzalarına ulaşarak  zararlı birleşimlerin  üzerine çıkmaktadır.
 
Bazı metallerin yüksek miktarları insan sağlığı için zararlıyken, bazı metallerin çok düşük miktarları bile canlı yaşamı üzerinde olumsuz etkilere sebep olmaktadır. Ağır metaller insanlarda beyin ve kemik hastalıkları ve  çeşitli kanserlere neden olmaktadır. İçme ve kullanmada kullandığımız suların doğal ortamlarda elde edilerek ve hijyen ortamımın muhafazasına dikkat  edilerek  tüketiciye ulaştırılması insan sağlığı için çok önemlidir. Unutmayalım ki  SU hayattır. İsrafından kaçınmak her insanın dini ve vicdani sorumluluğınu içerir.
 
First Page Next Page 1 Previous Page Last Page Sayfa 1 / 1 -- Listelenen Sayfa Sayısı 1
 Prof.Dr.İlahiyatçı
 Hayreddin KARAMAN
 Din ve ahlâk eğitimci aile nerede ...
............................................
 Araştırmacı-Yazar
 Hüseyin BÜLBÜL
 Kıyamet alametleri nelerdir? Kuran’i dayan ...
............................................
 Araştırmacı-Yazar
 Haydar ÖZTÜRK
 Yusuf Suresini Nüzul Bağlamına Göre Okumak ...
............................................
 Araştırmacı-Yazar
 OSMAN COŞKUN
 Beşerin Kendi Kanaatleri Din Diye İtibar G ...
............................................
 Araştırmacı-Yazar
 Muhammed CELİL
 Emin ve Güvenilir Olmak ...
............................................
 Üni. Öğretim Üyesi
 Dr.Cahit KARAALP
 Çağa Çığ Düştü ! ...
............................................
 Araştırmacı-Yazar
 Abdülaziz KIRANŞAL
 Hasan el-Bennâ ve Hedefe Kilitlenmek ...
............................................
 Aile Danışmanı
 Asiye Tanrıöver TÜRKAN
 Mahremiyet, insanın özgür iradesiyle var o ...
............................................
 Yönetim Kurulu Başk.
 Selahaddin ALIÇ
 Suyun Sağlığımıza Etkisi ...
............................................
 

Enerji içeceklerinin fazla tüketimi çocuklar için tehlike kaynağı
26.02.2022

Bilim insanlarından "kahve" araştırması: Ömrü uzatıyor
25.02.2022

Nadir görülen genetik bir hastalık: Progeria
23.02.2022

Ölüm anında insan beyninde neler oluyor?
23.02.2022

Antibiyotikler Tedavi Özelliğini Kaybediyor
22.02.2022

Gereksiz Aspirin Mide ve Beyin Kanamsı Nedeni
20.02.2022

Her 100 Kişiden Birinde Çölyak var.
20.02.2022

Çocukları Bekleyen Büyük Tehlike.
19.02.2022

Cilt Kreminde Civa Çıktı.
18.02.2022

Skandal ! Hamburgerde İnsan ve Fare DNA'sı bulundu.
15.02.2022

Tüm Haberler
Mail adresinizi ekleyin yeni faaliyetlerimizden anında haberdar olun.
  Kuruluş 2010 : Selahaddin ALIÇ Copyright © 2010-2021 Hedem Helal Denetim ve Sertifikalandırma Merkezi
Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu, kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir. İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.